Salı, Temmuz 12, 2005

doğum günü?!


Posted by Picasa
Bi kaç gün sonra doğum günüm. Ne yazık ki böyle özel? günlere pek önem vermem, kendi doğum günüm dışında hatırladığım tek doğum günü tarihi de kardeşiminkidir (ikiziz!?) Kendimi bildim bileli kutlama-eğlence adamı olamadım. Kalabalıktan hiç hazzetmem. Ek olarak, hafif anti-sosyal olduğumu da belirtmek isterim. Bu sebepten doğum günlerimde organizasyon genellikle 'topkek üstü kibrit' şeklinde tertibedilir ve içilen pek çok bira organizasyonumuza renk ve gaz katar. Alkol tüketimi günlük yaşamımızın bi parçası olduğundan onu etkinlik listesine almasam bile olur
Aslında doğum günü kutlama geleneği hep ilginç gelmiştir bana. Bu gelenek ilk olarak avrupa'da uygulanmaya başlamış. Kötü ruhların insanlara doğum günlerinde zarar vereceğine inanıldığından, doğum günü olan kişinin ailesi ve arkadaşları o gün bir araya gelerek iyi dileklerde bulunur ve kötü ruhlara karşı koruyacağına inanılan hediyeler verirlermiş. O bakımdan, bizim de doğum günlerinde bööle yıkılana kadar içmek yerine ne biliim efenim iki elham bi kulavallah falan okumamız, o yatır senin bu türbe benim gezmemiz daha münasip olur kanaatindeyim :).

Bi de şu mum söndürme olayı var. Bu da sanırım ilk almanya'da baslamış. Aileden biri sabah erkenden kalkar doğum günü pastasının üstündeki mumları (kişinin yaşı+1 adet) yakar ve mumlar bütün gün yanık kalırmış. Akşam yemeğinden sonra doğum günü insanı, içinden "pastanın da mına koymuşsunuz lan!" diyerek ve bi dilek tutarak mumları söndürürmüş. Bana göre ise bu mum söndürme olayının insanı geren bi yönü var. Sanki "Olm yaşlanıyon, bitiyosun bu mum gibi, söneceksiiiiiiiin!!!" diyo etrafındakiler mum söndürene içten içe.

O yüzden diyorum ki: rahat bırakın mumları, iptidai ortam aydınlatma gereci ya da ne biliim romantik ambians aksesuarı olarak kullanın, ama doğum günlerine bulaştırmayın şu mumları...!

2 yorum:

Adsız dedi ki...

ee tabi +25 grubuna dahil olunca insan öööle mum falan istemiyo..:)

hayvanatbahcesi dedi ki...

yine ulu insan özgür soğancı'dan bi alıntı: "pantalonum diz yaptı yıllar bende iz yaptı..."